31 Aralık 2012 Pazartesi

Johann wolfgang von Goethe

Johann wolfgang von Goethe



28 Ağustos 1749,Frankfurt Doğumlu ,Alman edebiyatçı dır.Varlıklı bir aileden gelen Babası ve Annesi tarafından Aydınlanma Düşüncesinin ideallerine göre yetiştirildi.Küçük yaşta Fıransızca ,Latince ve eski Yunanca ögrendi.Goethe,babasından edindiği disiplin,ciddiyet ve akıl unsurunu,annesinden edindiği hayal gücü,anlatma zevki ve duygu unsurunu almıştır.Babası Johann Caspar,oğluna özel ögretmenler ışıgında ciddi bir egitim imkanı sağlamıştır.dil ögrenimlerinin yanı sıra ,bilimsel konular ,din ve çizim gibi alanlarda yer almıştır.Ayrıca,çello ve piyano çalmayı ve biniciliği,eskrimi ve dans etmeyi de ögrenmiştir.Goethe babasının yönlendirmesi ile Leipzig'de hukuk ögrenimine başlamıştır.Goethe,ilk aşk macerasını,Leipzig günlerinde yaşamıştır.Bir zanaatkar kızı olan Katchen Schonkopf ile yaşadığı aşk iki yıl sonra ,iki tarafın da rızası ile sona ermiştir.Yaşadıgı bu duygusal karışıklık ,Goethe'nin yazı sitilini etkilemiştir; daha önceleri ise ,Rokoko kültürünün etkisi altında şiirler yazmıştır,bu yüzden şiirleri,üslup bakımından daha özgür ve daha çoşkulu olmuştur.Frankfurt dönüşünde Goethe,dört yıl boyunca çalıştırdıgı bir hukuk bürosu açmıştır.Fakat Goethe için,edebiyat avukatlıktan daha önemli olmuştur.Gelecek nesillere kalacak olan Götz von Berlichingen adlı daraması Fırtına ve Çoşku Döneminin temel yapıtı olarak kabul edilecektir.Ortaçag etkisiyle,çoşkunluk akımı ile işlenmiş bu oyun dönemin en zengin piyeslerinden biri olmuştur.
Goethe'nin meslek arkadaşı Johann Christian Kestner,zamanın Goethesini şöyle tanımlamıştır:
"Goethe,muhteşem hayal gücüne sahip bir dehadır.kendi ruhunun yaratıcısıdır.Asil bir düşünce tarzına sahiptir.Goethe ,tam bir karakter adamıdır.Tuhaftır ve söylemlerinde kendi canını sıkabilecek farklılıklara sahiptir.Tabii ki çocuklarda,bayanların odasında ve diger birçok kişiye karşı davranışlarında takdir edilmektedir.Hoşuna giden bir şeyi,bir başkasının hoşlanıp hoşlanmayacağını,onun moda olup olmayacağını veya yaşam tarzının buna müsaade edip etmeyeceğini düşünmeksizin yapmaktadır.Tüm zorluklar ise ondan korkmaktadır."diye anlatmıştır.
Goethe ,arkadaşı Kestner'in nişanlısı Charlotte Buff''a aşık olmuştur.Bu durum ,iki ay sonra tehlike arz etmeye başlayınca,Wetzlar'ı alelacele terk etmıştır.Bir buçuk yıl sonra ise,edindiği bu aşk tecrubesiyle diğer hayat tecrübelerini,Genç Werther'in Acıları adlı Romanında bir araya getirmiştir.Aşırı melankoli içeren bu eseri,kısa zamanda Goethe'yi tüm Avrupa da ün sahibi yapmştır.
Bu eser ,gençlerin aynı yola başvurmasına ve intihara yönelmesine neden olacak kadar gerçekçi bir anlatıma sahiptir.
Goethe ,Kur'an tefsirleri üzerine de çalışmalar yapmıştır.Almanya'da İslamiyet'e pozitif yaklaşan ilk edebiyatçı olmuştur.
Goethe'nin Weimar'da geçirdigi on yıl içerindeki en önemli ve etkileyici ilşkisi,bir saray nedimesi olan Charlotte von Stein ile olmuştur.Goethe'den yedi yaş büyük olan Charlotte ,yedi çocugundan dört tanesini kaybetmiştir ve anlaşmalı bir evlilik yaşamıştır.1786 yılında  romaya yaptıgı bir seyehat sonunda bitmiştir.Goethe bu ilşkiden sonra bunalıma girmiştir. kendi kendisiyle çelişir hale gelmiştir.Daha sonra 23 yaşında ki Christiane Vulpius ile evlenmiştir.Beş çocugu olmuştur ve sadece biri hayatta kalabilmiştir.Goethe ,22 mart 1832'de muhtemelen kalp krizinden öldügü bilinmektedir.Son sözleri "daha fazla ışık"ifadesi olmuştur.

Goethe'den Seçmeler

Şiir ya mükemmel olmalı yada hiç varolmamalı.
Abartma yapmayan her edebiyat hakikidir ve sürekli derin etki yapan herşeyde abartılmış sayılmaz.
Roman;bize olabilir olayları ımkansız yada neredeyse imkansız şartlar altında gerçek diye sunan tür.
Masalın bir hakiki yanı vardır ve olmalıdır da, aksi halde o masal degildir.
Masalın ana karakteri saf özgürlügüdür.
Yetenekler Şart koşuluyor,onların becerilere dönüştürülmesi gerekir.iste her türlü egitimin amacı budur.
Tek yanlı egitim egitim degildir.Gerçi bir noktadan yola çıkılır ama çeşitli yönlere gitmek gerekir.
Dersin yararı çoktur,ama heveslendirmenin de yaptıramayacağı şey yoktur.
Hakiki ögrenci bilinenin içinden bilinmeyeni geliştirmeyi ögrenir ve ustaya yaklaşır.
Gerektiginde okullarımız var,Liselerimiz hatta dünyaca ünlü üniversitelerinizde var ,ama insanın ve karakterinin gerçek egitimi için kurulmuş hiçbir şeyimiz yok.bu yüzden içimizde çogumuz o kadar karaktersiz.
Deliler ve akıllılar aynı derecede zararsızdır.yalnız yarı delilerle,yarı akıllılar çok tehlikelidir.


Kaynaklar :
Goethe'den seçmeler
www.kimkimdir.gen.tr
www.wikipedia.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder