17.YY’da TİYATRO
17.YY – Yazarlarından Örnekler ve Döneme ait Bilgiler
Genel olarak yaptığım araştırmalar sonucu; 17.yy tiyatrosu,
“Rönesans Tiyatrosu” olarak bilinmektedir. Bu dönemde; İngiliz, Fransız,
İtalyan tiyatroları daha çok ön plandaydı. Benim kanaatimce; Avrupa
ülkelerinde, Rönesans’ın başlangıcı ile hepsi ayrı ayrı sivrilmeye çalışmış
gibi sanki.
Araştırmamda; Dönemin Fransız trajedi yazarlarına ve
oyunlarına, döneme daha çok yoğunlaştım diyebilirim.
İngiliz tiyatrosu, maske ve dekor gibi görsel öğelere daha
çok yer vermeye başlamıştı. 1642'deki burjuva devriminden sonra tiyatrolar
kapatıldı ve sahne sanatı çok uzun bir süre eski canlılığına kavuşamadı.
Fransa'da düzenli tiyatro toplulukları yaygınlaşmıştır.
Bunların repertuvarında, ibret ve mucize oyunları kadar, kaba bürlesk ve
parodiler de yer alıyordu. Ama Fransa'nın öbür Avrupa ülkeleri gibi “özgün bir
yerel tiyatro geleneği” yoktu. Bu yüzden İtalyan Rönesansı'nın etkisini kolayca
benimsedi. 17. yüzyılda ülkenin güçlü bir merkezi yönetim altında birleşmesini
sağlayan Başbakan Kardinal Richeliu, en gelişmiş sahne teknolojisini içeren bir
tiyatro binası yaptırdı. Richeliu, trajedi ile komedinin birbirinden ayrılması,
tiyatrodan traji-komik öğelerin atılması içinde çalıştı. Ama dönemin üç önemli
yazarından biri olan, Corneille'in Le Cid'i Kardinalin yerleştirmeye çalıştığı
klasik birlik kurallarını hiçe sayan bir trajikomediydi. Corneille'in rakibi
Racine ise klasikçi kuralların içinde kalarak trajediye romantik bir ton
kazandırdı. Konularını Yunan-Roma mitolojisinden ve tarihten alan bu iki yazara
karşılık Moliere, Fransız toplumunun gündelik yaşamından aldığı tiplerle kendi
çağını aşan bir modern komedi anlayışının kurucusu oldu. Üstelik, dönemin en sevilen
oyun yazarıydı.
17. yüzyılda Avrupa'nın başka ülkelerinde de ulusal
tiyatrolar kuruldu. Ama, bunların çoğu, sınırlı bir izleyici kesimine
seslenebilen saray tiyatroları olarak kalacaktı. Opera ve balede gene aynı
dönemde, soylu sınıfın seyirlik sanatları olarak gelişmişti. 17. yüzyılın
ikinci yarısında, İngiliz Restorasyon dönemi (1660-85) tiyatrosu Elizabeth
dönemine geri dönmek istediyse de, İngiliz aristokrasisinin soğuk mizah
anlayışını yansıtan bir töre komedisinden öteye gidemedi. Restorasyon tiyatrosunun
en başarılı örneği sayılan William Congreve'in The Way of the World'ü (Dünyanın
Hali) bile günümüzde sahnelenmektedir. İtalyan tiyatrosunun en önemli yazarı
18. yüzyılın ortasında bir çok komedi kaleme alan Carlo Goldoni'dir.
Ayrıca 17.yy tiyatrosunda koro kalkmış, üç birlik kuralı
benimsenmiştir. Bu üç birlik kuralını şöyle açıklayabilirim;
Üç Birlik Kuralı
- Zaman Birliği: Eserin konusunu oluşturan olay, 24 saat (1
gün) içinde geçmelidir.
- Yer Birliği: Olayın baştan sona aynı yerde geçmesi.
- Olay Birliği: Eserin bir tek ana vak’a çevreside
geçmesidir.
17.yy tiyatrosunda koronun kalkıp, beş perdelik
trajediler/traji-komik oyunlar yazılmıştır, üç birlik kuralı benimsenmiştir.
17.YY – Yazarları Hakkında Bilgiler
1) Fransız Trajedisinin Kurucusu : Pierre Corneille (6 Haz.
1606 - 1 Ekim 1684)
Molière ve Racine'le birlikte 17. yy'ın en büyük üç Fransız
tiyatrocularından biridir. Corneille, “Fransız trajedisinin kurucusu” olarak
tanınmış ve kırk yıla yakın bir süre boyunca yapımcılık yapmıştır.
Corneille, Rouen, Fransa'da, Marthe le Pesant ve Pierre
Corneille'in (rütbesiz bir memur) çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Bakanlık'ta
çalışırken ilk oyununu yazdı. Oyunu, bir komedi olan Mélite'yi ne zaman yazdığı
kesin değildir, ancak ilk defa 1629'da bir gezici tiyatro kumpanyasına
sunduğunda ortaya çıktı. Kumpanya oyunu kabul etti ve repertuarlarının bir
parçası yaptılar. Oyun Paris'te iyi karşılandı ve Corneille, düzenli olarak
oyunlar yazmaya başladı. Aynı yıl Paris'e taşındı ve kısa zamanda Fransız
tiyatrosunun önemli isimlerinden biri haline geldi. Mélite'yle başlayan ilk
oyunları, Fransız ortaoyunu geleneğinden uzaklaşarak, revaçta olan asil Paris
dilini ve hareketlerini yansıtıyordu. Corneille, zamanındaki komedilerini
"une peinture de la conversation des honnêtes gens" ("soylu
sınıfının konuşmalarının bir tablosu") olarak nitelendirmiştir. İlk gerçek
trajedisi, 1635 yılında sahneye konan Médée'dir.
Son oyunları
Corneille, birçok eser yazan bir yazar olmasına rağmen
(1659'dan sonra on dört yıl boyunca her yıla bir oyun) bu oyunları, eski
oyunları kadar tutulmadı. Diğer oyun yazarları daha çok revaçtaydı. 1670'de
Corneille ve rakibi olan Jean Racine'e, aynı olay üzerinde farklı oyunlar
yazmaları söylendi. İki oyun yazarı da diğerinin de aynı şeyi yaptığından
habersizdi ve oyunlar tamamlandığında Corneille'in Tite et Bérénice'i,
Racine'in Bérénice'inden daha üstün görülmüştür. Molière de bu zamanlar da
fazlasıyla ünlüydü ve Corneille'le bir komedi olan Psyché'yi yazmıştır.
Corneille'in daha sonraki oyunları genellikle trajedilerdi. Bunlar; La Toison
d'or, Sertorius, Othon, Agésilas ve Attila'dır.
Corneille'in en son oyunu Suréna'dır (1674). Bu oyundan
sonra, sahneyi son kez terketmiş ve 1684'te, Paris'teki evinde ölmüştür. St.
Roch kilisesine gömülen Corneille, 1821'e kadar mezartaşsız bir şekilde gömülü
kalmıştır.
2) Jean Racine (1639 - 1699)
Fransız edebiyatının önde gelen şairlerinden ve trajedi
yazarlarından olan Racine iyi bir eğitim görmüştür. Özellikle Yunan trajedi
şairi Euripides (Öripid)'den etkilenen Racine, Fransız klâsik trajedisinin
gelişmesinde büyük rol oynamıştır. XIV. Louis (Lui) döneminde saray tarihçiliği
de yapmış olan Racine, eserlerinde Yunan mitolojisi, Filistin tarihi ve İngiliz
saraylarından seçilmiş konulara yer vermiştir. Racine, eserlerinde genellikle
tutkularına esir olmuş kişilere yer vermiştir.
Tanzimat Dönemi'nde yaşayan Türk edebiyatçılar üzerinde de
etkili olan Racine'nin; Andromaque (Andromak), Berenice (Berenis), Bajazet
(bayazıt), Iphigénie (İfijeni) ve Phaidra (Fedra) adlı eserleri ünlüdür.
3) Giordano Bruno (1548, İtalya-Nola - 17 Şubat 1600 İtalya-Roma)
İtalyan filozof, rahip, gökbilimci ve okültist. Rönesans
felsefesini biçimlendiren filozofların en önemlilerinden biridir ve şair
yönüyle de edebiyata en yakın duranıdır. Ona doğacı coşkunluğun düşünürü de
denilebilir. Aristotelesçi kapalı evren görüşünden ilk sıyrılanlar arasında yer
alan İtalyan filozof, Kopernik'in tezini savundu. Evrenin sonsuz ve eş
dağılımlı olduğunu ve evrende, dünyadan başka birçok gezegenin bulunduğunu
söyledi. Aykırı görüşler beslediği için 1600 yılında Roma Katolik Kilisesi'nin
Engizisyon mahkemesinde yargılanıp sapkın ilan edildi ve Roma'da diri diri
yakılarak idam edildi.
Yazmış olduğu tiyatro oyunu : Il Candelaio (Şamdancı) – 1582
Ayrıca, Panteizm akımının öncülerinden de sayılır.
Kaynaklar
http://tr.wikipedia.org
http://tiyatrotarihi.com
http://turkcebilgi.org
İ.ÇAĞRI GÜREL
Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar FakültesiOyunculuk
Bölümü
muhteşem. emeğ,ne sağlık
YanıtlaSil